- birbirini
зым адрэр
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
birbirini tutmaz — birbiriyle ilgisi olmayan, tutarsız … Çağatay Osmanlı Sözlük
birbirini yemek — iki veya daha çok kimse birbiriyle uğraşmak, birbirine kötülük etmek Birbirimizi yiyecek zaman değil çocuklar. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
it ulur, birbirini bulur — aşağılık bir kimse bir konu üzerinde sesini yükselttiğinde aynı amacı güdenler onun etrafında toplanırlar anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
arka arkaya vermek — birbirini korumak için birleşmek, destek olmak, dayanışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
itişip kakışmak — birbirini itmek Gecikme korkusuyla herkes itişip kakışmakta ise, kimsenin aklına gelmez konuşmak. R. Erduran … Çağatay Osmanlı Sözlük
parçalı bohça gibi — birbirini tutmaz parçalardan oluşan … Çağatay Osmanlı Sözlük
ipi sapı yok — birbirini tutmaz, yersiz, anlamsız … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki gönül bir olunca samanlık seyran olur — birbirini sevenler için zenginlik önemli değildir anlamında kullanılan bir söz Tutardık bir göz oda, yerleşirdik, bitti, gitti. İki gönül bir olduktan sonra, samanlık seyran olurdu. O. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük
alkışmak — birbirini mahvetmek, yok etmek;, yok etmekte yarış etmek I, 237 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
artaşmak — birbirini bozmak, I, 230, II, 219 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
batruşmak — birbirini batırmak, batırışmak. I I, 203 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini